Katillerinizle yemek yiyorsunuz. Can kulağıyla dinliyorlar sizi. Tabaklarına değil, gözlerinizin içine bakıyorlar. Dudaklarınıza da. Bir kelime havalansa kanat çırparak, göçmen kuşlar gibi takılıyorlar peşine. Sıcak ülkelere gidiyorlar soğuk nüktelerinizin ardından. Anlatacak bir anıya ihtiyaç duysanız, katillerinizle fotoğraf çektiriyorsunuz. Ölüm hatırası. Fakat ölüm ters yazılmamış. Yaka paça düzgün. En neşeli fotoğrafınız bu, hepinizin dişleri görünüyor. Gözlerinizde kırmızı noktaklar, rötuş yapıldığında görünmeyecek. Hem ne zaman hayattan hayale bir kapı açmak isteseniz, katilerinizle film izliyorsunuz. Perdedeki katil iz bırakıyor pencereden kaçarken, oysa kahramanlarınız karda yürüyorlar tertemiz. Ve hayranlar Shakespeare’e. Hamlet’in amcasına benzetiyorlar kendilerini çünkü. Danimarka kralı Claudius’a benzeme yönü mü? Onlar da kulaklara zehir akıtıyorlar. Perdedeki büyüyle uyuşturup kurbanlarını üflüyorlar kelimeleri: Ne kadar zekisiniz! Ne kadar kudretli! Ve ne kadar bilgili! Kadrinizi biliyor katilleriniz. Ne yapsanız az onlara. Hediyeler alın. Seyahatlere çıkın. Para verin ya da... (Kitabın İçinden)
Internet Explorer tarayıcısının 9.0 ve daha eski sürümlerini desteklememekteyiz. Web sitemizi doğru görüntüleyebilmek için tarayıcınızı güncelleyebilirsiniz, güncelleyemiyorsanız başka bir tarayıcıyı ücretsiz yükleyebilirsiniz.
Sizlere en iyi alışveriş deneyimini sunabilmek adına sitemizde çerezler(cookies) kullanmaktayız. Detaylı bilgi için Kvkk sözleşmesini inceleyebilirsiniz.