Wolfgang Amadeus Mozart ve hayatı boyunca ilham aldığı, kendisi de müzisyen olan ablası Marianne Nannerl’ın gerçek dünyadan bir kaçış yolu bulmak için düşlediği ve Sırt Krallığı olarak adlandırdığı hayali diyar, Marie Lu’nun ilk tarihi kurgu eserinde büyülü bir maceraya ev sahipliği yapıyor. Bu macerayı ilgi çekici kılan ise her şeyin iki kardeşe sırtını döndüğü bu dünyanın, Mozart’ın gerçek yaşam öyküsünde de yer alması.
Wolfgang Amadeus Mozart ve Marianne Nannerl birlikte Avrupa’yı dolaşıp konserler verir. Fakat Nannerl Mozart’ın beğeni toplayan
bir bestekâr olacağına dair umudu oldukça azdır. Zira 18. yüzyıl Avrupa’sında genç bir kadın olan Nannerl için beste yapmak yasaktır. Nannerl’ın umut ışıkları her geçen yıl içinde sönmeye yüz
tutarken, canından çok sevdiği küçük kardeşi Wolfgang’ın yetenekleri daha da ışıldamaya başlar.
Bu yüzden Nannerl, Mozart ile birlikte bir pencere kenarında, sırtını karanlığa dayayıp bestelerinin onu özgürleştireceği büyülü bir dünya yaratır. Bu dünyada her şey tersinedir. Kötülerin iyi, iyilerin kötü, Güneş’in olması gerektiği yerde iki kocaman Ay’ın olduğu, ağaçların bile ters durduğu bir dünya… Böyle bir dünyada Nannerl sırtını yine bu dünyaya dayar. İşte Sırt Krallığı da böyle doğar. Sırt Krallığı bu ters diyarda, sırt sırta durduğumuz tüm doğrularla bizi yüzleştirir.
New York Times çoksatan yazarı Marie Lu, Sırt Krallığı’yla müziğin, sihrin ve kardeşler arasındaki sarsılmaz bağın coşkulu hikâyesini anlatıyor.
“Lu, rekabet ve sevgi dengesi içinde çetrefilli bir kardeşlik bağı inşa ederken, ayrıntılı dünyalar yaratma becerisini de gözler önüne seriyor.”
—Publishers Weekly
“Müzik, sihir ve Mozart kardeşleri hakkında rüya gibi bir hikâye… Sonuç büyüleyici.”
—BookRiot
"Lu'nun Mozart ailesinin yaşadıkları dönemi ve karmaşık dinamiklerini keşfetmesi çok etkileyici."
—Horn Book Reviews
Ürün Boyutu
13.5 cm x 21 cm